Sevgilim;
Kaya parçalarına çürümüş yaprakları anlatacağım sana
Kurudukça rüzgâra yem olan
Saçlarına dolanan
Düşenleri, yitenleri
Geceye çalmış sessizliği
Ölülerimizi…
Yanımızda yöremizde tüneyenler sedasız şeyler değil
Ne de yapraklarını güneşe çalmış geniş erguvanlar
Onlar;
Ağıta yüz sürmüş kadınlar
Ekmeğe ulanmış düşler
akıp giden
Güneşe tövbe etmiş karanlık
Umudu kanımızda tatmış koca bir ülke
İşte sen, işte kuşlar, işte memleket
Adı kara
ANKARA!
yüz süren ölülerimizin adımları
yan yana dövüştüklerimiz
Örüyoruz bedenden ve ruhtan duvarları
briket
briket
gayrı ilerlemeliyiz
Dişlerimizle sökmeliyiz seni kuşatan kabuğu
Ve unutanlara inat unutmamalıyız
Ölülerimizin çürüyen etlerine asılı umudu
Mayısın ilk güneşinde hem de
Savurmalıyız kızıl bayrakları
el ele
Unutanlar orada kalsın
And içip unutmamaya
Vuslat AKTEPE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder